Yedigöller’de Kamp Nasıl Yapılır?

İlk kez kamp yapacak olmak aşırı ama aşırı heyecanlı bir durumdu benim için. Elbette endişelerim de vardı. Çadırı kurabilecek miydim, herhangi bir olumsuz durumda ne yapacaktım, Mart ayında gece hava çok soğursa nasıl ısınacaktım… Tüm bu sorunlara odaklanmayı bırakıp, 2 gün boyunca muazzam bir doğannı için de uyuyacak ve uyanacak olmanın tadını çıkarmaya ve akışına bırakamaya karar verdim. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle kadınların doğada tek başına, birbirlerine destek olarak  var olabileceğini gösterdik.  Yedigöller kampı beklediğimden de keyifli, kucaklayıcı ve dayanışmacı oldu. Şimdi siz Yedigöller’de Kamp Nasıl Yapılır detaylarıyla anlatacağım.Sizin de kamp deneyimleriniz varsa aşağıya yorum bırakabilirsiniz.

5 Mart sabahı çoğu üniversite öğrencisi 100’den fazla kızla Mecidiyeköy otobüs duraklarında buluştuk. Araçları kendi çabaları ile belediyeden istemişler, ama belli bir sayı dolmayınca şoförler ”biz koltuklar dolmayınca” gitmeyiz gibi söylemlerde bulunmuşlar. Kamp başkanımız olaya müdahale etse de, otobüs kaçıranlar, çok bekleyenler oldu. Belediyelerin üniversite kulüplerine çok daha iyi şartlar, yardımlar sunmaları gerekiyor. 5 saat süren bir yolculuk yaptık Yedigöller’e. Hala bazı yolları karla kaplı olduğundan, eski yoldan gidip yolu daha da uzattık tabi. Yedigöller Tabiat Parkı’na gelince otobüslerden inip, çadırları, çantaları sırtlayıp kendimize uygun kamp alanı bulmaya çalıştık.

Kamp hazırlıkları yazısı için tıklayınız!

İğneada Longoz Ormanları gezimiz için tıklayınız!

Yedigöller’de Kamp Yapmak

Yedigöller’in doğası zaten sizi burada kamp yapmaya iten en önemli nokta. Buradaki doğanın uyanışına tanıklık etmek, gece yıldızların göle serilişi seyredebilmek, toprağa çok yakın uyumak ve sabah uyandığınızda o kuş sesine karışan göl manzarası karşısında büyülenmek nefis bir his. Bu hisleri içinde saklayıp götürmek istiyor insan. Sabah uyanır uyanmaz tek başıma yürüyüş yaptım ve kayın, meşe, karaağaç, kavak ve köknar gibi çok sayıda ağacın kokusunu içime çektim. Burada hayvanlar için bazı tabelalar var. Orman alanlarında geyik, karaca, ayı, yabani domuz, kurt, tilki ve sincap türleri ile karşılaşma ihtimaline karşı sesli olmanız yönünde 🙂 Burada bir yoga kampına katılmak ise şu sıralar en çok istediklerimden biri. Gündüz güneşin içinizi ısıtışı ile birlikte çok keyifli trekking rotaları bulabilir ve buradaki biyolojik çeşitliliğe hayran kalabilirsiniz.

Çadır Nereye Kurulur?

Kamp alanı belirlemek baya önemli. Önceliğimiz su kaynağı olan bir yer bulmak olmalı. Yedigöller Milli Parkı’nın bazı göllerinde hem tuvalet hem de içme suyu bulabileceğiniz çeşme bulmak mümkün. Yedigöller’de Büyükgöl, Seringöl, Deringöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, İncegöl ve Sazlıgöl içinden en uygun kamp alanının Nazlıgöl olduğuna karar verdik. Kamp alanın güvenliği de önemli ama burası tabiat parkı olduğundan bu konuyu direkt eledik. Hava ve bitki örtüsü koşulları da önemli. Örneğin soğuk bir havada ağaçsız bir araziye kamp kurmak sizi daha çok üşütecektir. Ya da çok ıslak ve çamurumsu bir göl kıyısı da tehlikeli olabilir. Ben çadırımı tam göl kıyısına kurdum ama toprak yeterince kuru ve sağlamdı. Çadırı kuracağınız alandaki taşları, çalıları temizlemeniz gerekiyor, diğer türlü çadırda uyurken sırtınıza batabilir. Düz alanları tercih etmek de çok önemli.Bir de topluca yapılan kamplarda eğer güçlü çadırlar ve zayıf çadırlar var ise rüzgardan korunmak için Grid düzende kamp kurulurmuş. Kare düzende kurulan bu kamp düzeninde en dış kısımda bulunan çadırlar diğer çadırlara göre güçlü çadırlar oluyormuş. Zayıf çadırlar varsa eğer grid düzenin içine alınabilirmiş.

Çadır Nasıl Kurulur?

Hiç tek başıma çadır kurmamıştım. Ancak sağ olsun YTÜGEKA kızları kendi çadırlarını kurar kurmaz bana da nasıl çadır kuracağımı anlatıp, çadır kurmamda yardımcı oldular. Her model farklı kurulabilir ama genel olarak çadırın nasıl kurulacağına dair birkaç tavsiye verebilirim. Mesela kapısının nereye bakmasını istediğini baştan düşünün. Uyandığımda gölü görmek istediğim için ben göle bakmasını sağladım. Dört ucunu doğru açıdan çakacağın demir kazıklarla tutturun. Çadırın gergin olması çok önemli. Böyle daha az sarsılıyor ve ve soğu hava girişini engelliyor. Çadır tipine göre direkleri yerleştirin veya yuvalarından geçirin. Güneşlik (yağmurluk) varsa takmayı ihmal etmeyin. İçine uyku tulumu ve diğer tüm eşyalarınızı koyabilirsiniz. Matınızı ve  battaniyelerinizi de zemine yerleştirin.  Çadırınız kurulduysa hemen henüz kurmamış olan arkadaşınızınkine destek olmaya gidin.  Kampta en önemli şey dayanışma!

Kampta Hava Nasıldı?

Burada direkt ateş yakmak yasak olduğu için 4 ayrı varilde yaktık. Öncesinde ağaçlardan düşmüş dalları topladık. Kamp ateşini çadır alanından en az 10 metre uzağa kurduk. Gece gerçekten çok soğuk oldu. Hemen hemen hepimiz çok geç saatlere kadar, hatta bazıları sabaha kadar varilin etrafında kalıp, ısındı. Hava açıktı ve yıldızlar çok net görülebiliyordu. Soğuk da olsa buna değdi. Mart soğuğu önce ayaklarımızı üşütüyordu, kesinlikle botla gelmelisiniz bu mevsimlerde. Ben rahat etmek adına spor ayakkabı tercih etmiştim. Büyük hata ettim. Isınmak için  3 kat yün çorap giymiştim bu da hataymış, aklınızda bulunsun. Mutlaka battaniye ve uyku tulumunuzun sağlam olduğuna dikkat edin. Sabaha kadar baya üşüdüm herkes gibi. Ancak uyandığımda çadırımın fermuarını açtıktan sonra gördüğüm manzara ile üşümemi de unuttum gitti.

Kampta Yeme İçme

Tecrübeli kamçı kızlarımız yeme içme kısmı için tam teşekküllü gelmişti. Kamp için mataralar, tencereler, çaydanlıklar vs. Hepsi de hafif ve minik ebatlardaydı. Gündüz hafif atıştırmalıklarla geçen öğünlerimiz akşam varillerdeki ateşin başında mükellef bir kamp sofrasına dönüştü. Ateş üzerinde sucuklar pişirildi, marshmallowlar kızartıldı. Patatesler közlendi, makarnalar yapıldı. Kahveler pişirildi, ateşte hep çayımız vardı. Ben mocapodumu götürdüm ve Küba kahvemi ateşte demledim. Gerçi baya zor oldu ama keyfi de güzel oldu.

Kamp ateşi esnasında kadın hikayeleri iyice içimizi ısıttı. Kurulan hayaller, yapılacak işler, komik anılar ve kadına dair pek güzel sohbetler yaptık. Ateşin bizi ısıtmaya yetmediği anlarda ise müzik ile ısınmaya çalıştık.

Yedigöller’e Ulaşım

Yedigöller Milli Park’a otomobiliniz ile gidecekseniz öncelikle İstanbul-Ankara otoyolundan Bolu şehir merkezine gelmelisiniz. Ardından Yedigöller tabelalarını takip ederek ulaşabilirsiniz. Hava durumuna göre yolun kapalı olma ihtimali olabilir. Bu durumda ise Ankara-İstanbul otoyolunun Yeniçağa çıkışından Mengen – Devrek yolunu takip edip, Yedigöller’e biraz uzun da olsa ulaşabilirsiniz. Yaklaşık 5 saati gözden çıkarmanızda fayda var. Bu arada Yedigöller Kamp Alanında konaklamak için 15-20 tl gibi bir ücret ödemek yeterli.

YTUGEKA’nın kamp etkinlikleri hakkında detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

 

 

1 Yorum

Sen De Bir Şeyler Yaz!

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz