Ey yabancı doğanın gülümsediği
Ve her çınarın arkasında bir gül kadar güzel
Genç kızların gizlendiği bir köy görürsen
Orada dur. Nihori’ye ulaştın demektir.
Konstantin Kavafis
Sarıyer’e bağlı Tarabya ve İstinye arasında kalan bu güzel, sakin semti keşfetmek için yola çıkıyoruz bir cumartesi sabahı. Nihori‘yi yani Yeniköy‘ü. Buranın yerleşimine dair kesin bir bilgiden söz etmek zor.Kimi kaynaklar Bizans dönemine ait olduğunu söylüyor.O döneme ait kalıntılarda bunu kanıtlar nitelikte.Türklerin ve Rumların birlikte yaşadığı bir yer olmuş Yeniköy yıllarca.
Sahildeki eski evler,karşımızdaki denizle birlikte etkileyici manzara ve bu güzelliklerin yanında hafta sonu olmasına rağmen kalabalıktan uzak oluşu anında etki alanına sokmayı başarıyor insanı.
Denizin hemen yanında Yeniköy Spor Kulübü Tesisleri’nde yaptığımız kahvaltı hiç bir şeyiyle olmasa bile manzarasıyla doymamızı sağlıyor.Hafta sonu gitmemize rağmen yer bulmakta sorun yaşamadık.Fiyatlar ortalama düzeyde olsa da kahvaltı adına konuşacak olursak büyük beklentilerle gitmemenizde fayda var.
Yeniköy’le özdeşleşen bir başka yere doğru yol alıyoruz ardından.İlk olarak yeşillikler arasında kalan tabelası ve yukarıya doğru kıvrılan merdivenlerini görüyoruz.Bu yolun sonu güzel bir kahveye çıkıyor.Yeniköy Kahvesi‘ne.
Kitabınızı, derginizi alıp sakin, huzurlu bir gün geçirebileceğiniz yer burası.İçinde bulunduğunuz yeşillikler ve karşınızdaki denizin maviliği bunu fazlasıyla sağlayacaktır zira.
Kuzguncuk’ta gezilecek yerler için tıklayınız!
Portakallı, havuçlu keklerini,brownilerini tavsiye ederim.
Kahvenin hemen arkasında yeşillikler arasında küçük, dar bir sokak var.Fotoğraf çekmek ve çektirmek isteyenlere hitap eder nitelikte.
İç kısmı ise sade ama etkileyici bir dekorasyona sahip.Duvarlarını pek çok fotoğraf süslüyor.
Girişteki şiir 1882-1884 yılları arasında Yeniköy’de yaşayan ve Yeniköy’lü Pedros Kavafis‘in oğlu büyük şair Konstantin Kavafis‘e ait.Yeniköy’de heykeli var bu şairin.Biz göremedik ama gidenler ve benim gibi şaire hayran olanlar için akılda kalması gereken önemli bir detay bence.
Belkide Yeniköy Kahvesi’nde çayınızı, kahvenizi yudumlarken okuyacağınız Kavafis’in en ünlü şiiri olur.
ŞEHİR
Bir başka ülkeye,bir başka denize giderim, dedin.
Bundan daha iyi bir başka şehir bulunur elbet.
Her çabam kaderin olumsuz bir yargısıyla karşı karşıya ;
-bir ceset gibi- gömülü kalbim.
Aklım daha ne kadar kalacak bu çorak ülkede?
Yüzümü nereye çevirsem, nereye baksam,
kara yıkıntılarını görüyorum ömrümün ,
boşuna bunca yıl tükettiğim bu ülkede.
Yeni bir ülke bulamazsın,başka bir deniz bulamazsın.
Bu şehir arkandan gelecektir.
Sen gene aynı sokaklarda dolaşacaksın,
aynı mahallede kocayacaksın;
aynı evlerde kır düşecek saçlarına.
Dönüp dolaşıp bu şehre geleceksin sonunda.
Başka bir şey umma.
Ömrünü nasıl tükettiysen burada,bu köşecikte,
öyle tükettin demektir bütün yeryüzünü de.
(Çeviri:Cevat Çapan)
Emek Kahve de Yeniköy’e gidildiğinde uğramaktan hoşnut kalacağınız bir yer.Boğaz manzarası eşliğinde kahvaltı mı yaparsınız, yemeğinizi mi yersiniz orası size kalmış artık.
Kıyıda ki küçük balıkçıda balık ekmek yeme şansınız da var.
Geniş ve denize yakın bir şeridi olduğu için sahilde yürümek apayrı bir keyif.
Bir tarafınızda deniz diğer tarafınızda böylesi çiçekler.
Dilerseniz yürüyüşünüzü Tarabya’ya kadar uzatabilirsiniz.
Biz hafif hafif acıkmaya başlayınca 10.dk mesafe ötemizde Sarıyer olduğunu ve tadına doyulmaz böreğini hatırladık.Sarıyer’de bir çok börekçi var ama size önereceğimiz Tarihi Sarıyer Börekçisi.
Belki sahilde bir Türk kahvesi daha.Neden olmasın?
Bu güzel semt sadece şiirlere değil şarkılara da konu olmuş.Gezimizi Yeniköy’e dair yazılmış bu şarkıyla bitirelim.Feridun Düzağaç’ın sakin ve huzurlu sesinden. Dilerseniz Jehan Barbur da söyledi.Onun yorumuyla da dinleyebilirsiniz.
çok samimi bir paylaşım olmuş. En kısa sürede gitmek itiyorum(z)