Bu şehrin iki ismi de çok güzel. Córdoba ya da Kurtuba… İspanya’nın Endülüs eyaletine bağlı olan Cordoba, yıllarca Endülüs Emevileri’nin egemenliğinde kalmış. Bu nedenle de şehrin simge yapılarından biri, İspanyollar tarafından “Mezquita” olarak adlandırılan Kurtuba Camisi’dir. Cordoba, Katolik İspanyollar’a geçince Kurtuba Camisi kiliseye çevrilmiş. Günümüzde hala katedral olarak kullanılıyor. Hadi gelin şimdi Cordoba’da gezilecek görülecek yerler nerelermiş ona bakalım. UNESCO tarafından dünya kültür mirasları listesinde yer alan şehri bir de benimle gezin. Ama öncesinde Lorca’nın şiirini okuyalım…
ATLININ TÜRKÜSÜ
Kurtuba
Uzakta tek başına
Ay kocaman at kara
Torbamda zeytin kara
Bilirim de yolları
Varamam Kurtuba’ya
Ovadan geçtim yel geçtim
Ay kırmızı at kara
Ölüm gözler yolumu
Kurtuba surlarında
Yola baktım ama yol uzun
Canım atım yaman atım
Etme eyleme ölüm
Varmadan Kurtuba’ya
Kurtuba
Uzakta tek başına
Federico Garcia Lorca
Çeviri: Melih Cevdet Anday-Sabahattin Eyüboğlu
Kurtuba ya da Cordoba dendi mi ilk aklıma gelen bu şiir ve Lorca elbette ki.Aslında bu büyük İspanyol şair Cordoba kadar etkileyici bir başka Endülüs bölgesi olan Granada’da doğmuş.Şiirde,politikada özgün tutumu ve eşcinsel oluşuyla Katolik kilisesiyle arası açık olan şairin ölümü de Franco’nun askerleri tarafından gerçekleştirilmiş.Ne bu şehirde ne de Granda’da ona dair heykel,müze vs.yoktu ne yazık ki.
Beyaza boyalı,pencerelerinden çiçekler sarkan evleri,dolambaçlı her biri ayrı güzelliğe çıkan sokakları,portakal ağaçları,kokuları,mimarisi,tarihiyle büyüleyici bir yer Cordoba.
İspanya’nın güneyinde,Morena dağlarının eteğinde ve Vadi el Kebir nehrinin kıyısında yer alıyor.Romalılar tarafından kuruluyor ama asıl ihtişamını Endülüs Emevi devleti zamanında yaşıyor.Bu dönemde (10. yy) İspanya’nın başkenti durumunda.Bilimsel-analitik düşünme biçimi önem taşımış bu topraklarda o dönem.Bundandır ki Cordoba Kütüphanesinde 500.000 adet kitap olduğu belirtiliyor.
Cordoba Cami şehrin tam ortasında yer alıyor ve tüm yollar oraya çıkıyor.İçeriye adımınızı atar atmaz etkisi altında kalacağınız sütunlarla karşılaşıyorsunuz.İçinde en çok sütun bulunan cami bu.Dünyanın en büyük camileri arasında yer alıyor aynı zamanda. Katolik Hiristiyanların eline geçtikten sonra ise kilise olarak hizmet veriyor.(Mezquita Kilisesi) Gezerken mistik duygular içine girmek mümkün.
UNESCO tarafından dünya kültür mirasları listesinde yer alan şehrin Roma şehir surları,camisi,Musevi sokakları oldukça iyi korunmuş durumda.
Tarihi dokusunun yanı sıra canlı, insanın içini açan sokaklarıyla “hayat burada ne kadar da renkli” hissi yaşatıyor.Sangrialar,tapaslar,flamenkolar ülkenin her yerinde olduğu gibi burada da olanca hoşluklarıyla çıkıyorlar karşınıza.
İspanya’nın her bölgesinde olduğu gibi burada da gezerken siestaya dikkat etmenizde fayda var.Bundan taviz vermediklerini dükkanların kapalı oluşuyla anlamanız mümkün.(14-17 arası )
Lorca’nın şiiriyle giriş yapmıştık.Şiiri ruhuna uygun düşecek şekilde müziğe dönüştüren Zülfü Livaneli’yle bitirelim.
Endülüs seyahatimiz devam edecek…
Merhaba.İzninizle yazınızı proje ödevimde kullanabilir miyim? Şimdiden teşekkür ederim.