Bugün basın gösteriminde izlediğim Yeni Dünya filminin bu kadar sert bir dram olacağını düşünmemiştim. Yönetmenliğini ve senaristliğini Caner Erzincan’ın üstlendiği Yeni Dünya filmi, göç, kentsel dönüşüme çok sert sözler hazırlamış. Down sendromlu çocukların dramını da perdeye taşıyan filmde çok geriliyorsunuz, çok rahatsız ediyor .
Başrollerinde oyunculuğunu çok beğendiğim Erkan Petekkaya , son zamanlarda iyi işlere imza atan Şükran Ovalı, kötü karakteri çok iyi giyinmiş Cenan Çamyurdu ve Down Sendromlu Soner Erzincan var. Türkiye’de ilk defa Down Sendromlu bir çocuk, oyuncu olarak filmde yer alıyor bu arada. İnanılmaz başarılı. Filme katkısı çok büyük. Erkan Petekaya rolünü nefis oynamış. Çoğu zaman zengin iş adamı rollerinde gördüğümüz Petekkaya’yı bambaşka bir rolde buluyoruz.
Filmde köyünden İstanbul’a Down sendromlu çocuğunu okutabilme umuduyla göç eden bir aileyi izliyoruz. Bir trafik kazası sonucu bacağı sakat kalmış bir baba ve Down sendromlu evladının zorlu yaşamlarına tanık oluyoruz. Umutla başlayan hikaye giderek karanlığa boğuluyor. Ve her yerden bizi parçalamaya, canımızı acıtmaya başlıyor. Tıpkı hayat gibi çok sert ve gerçek. Kentsel dönüşümün şehrin en masum ailesinin tam ortasına düşüp, o aileyi nasıl yakıp kavurduğunu yüreğimizde hissediyoruz. Yıkık dökük binalar arasında kalmış bir evde yaşamaya mahkum olan aile, günümüzün kanayan yarasını da istemeseniz de sorgulatacak şekilde göz önüne seriyor. Down sendromlu çocukların hayatla olan ilişkilerine de bir pencere açan film, onların aslında hayatın tam içinde bizler gibi hissedebildiklerini göz önüne çıkarıyor.
Film, son zamanların en iyi Türk filmlerinden biri olmaya aday. Ancak öncesinde sert bir dram içerdiğini belirtmek gerek. Çünkü oldukça vurucu bir kayboluş hikayesi. Etkisinden çıkmanız zor olacak.
Yeni Dünya 6 Mart’ta vizyona girecek. İyi seyirler
