Meşhur türkü ”Tiridine tiridine bandım”da geçen tirit, her yörede farklı şekillerde yapılabiliyor. Farsça kökenli bir kelime olan Tirit “yemeğin suyu” anlamına geliyor.. Kemik suyuyla hazırlanan çeşidi biraz çorba kıvamında. Ancak ben size bugün diğerini anlatacağım.
Dişin arasına et kaçmasına bayılırım. Et olsun da neyse işte öyle sözler var meşhur bilirsiniz…
Ama uzun süredir dişimdeki başarısız dolgu çalışmasının kurbanı olduğumdan, bu rahatsız edici duruma bir son vermeye karar verdim ve Konya‘nın yolunu tuttum.
Aile dişçimiz Konya’da olduğundan, “Ankara’dan trene atlar 2 saatte giderim; gitmişken de yıllardır damağımda tüten meşhur tiridin sanatçısı Kabakçı Ali Usta‘ya uğrarım” diye planladım.
Yediğim iğnelerin etkisiyle dudaklarımı ve yanaklarımı hissetmediğim için dişçiden çıktıktan sonra yaklaşık 1 saat deli danalar gibi turladım Konya‘nın acımasız soğuğunda.
Malum tiridi damağımın, ağzımın her yerinde hissetmem lazımdı.
Tereyağının kokusunu içime çekerken, köftelerinin ağzımda paramparça oluşunu, mümkün olsa Hannibal gibi klasik müzik eşliğinde kutsardım.
Kapıdan girdiğinizde tipik bir esnaf lokantası havası karşılıyor sizi mekanda.
Hafif loş bir ortam, standart masalar, tirit öncesi gelen 3 küçük tabakta gelen tadımlıklar, “basit olan güzeldir” mesajının arkasından gelecek muhteşem lezzete hazırlar gibi.
Ağzımın uyuşukluğu tam geçmediği için, heyecandan ağzımı, yanaklarımı hatta dilimi parçalama korkusuyla karışık, histeri nöbetine tutuldum tabak geldiğinde.
Aşırı sevdiğim bir lezzet önüme geldiğinde hep aynı şey olur bana.
BİR BUÇUK SÖYLEDİM ELBETTE !
Ve size yemin ediyorum, bittiğinde hiçbir şişkinlik yaşamadım. Utanmasam 1 tane daha yiyecektim.
Tatlı olarak sadece Fırın Sütlaç verdikleri ve de süt kokan tatlıları sevmediğim için teşekkür ettim hesabı istedim.
1.5 tirit + suya 26 lira verdim ki, inanın bana o lezzet için sudan ucuz !
Olur da Konya‘ya gitmek için kendinize bir bahane yaratır da burada tirit yemeden ayrılırsanız, hakkımı helal etmem söyleyeyim şimdiden..
Adresi : İnce Minare’den Kültür Parkı’na doğru gidiyorsunuz. Katlı otopark falan var, onun az ilerisinde yolun sağında.
Acımasız Not : 1 porsiyon yerseniz, çıktıktan sonra korkunç bir pişmanlık duyarsınız, benden uyarması.
Acımasız Not 2 :Düşündüm de benim sanki dişim yine ağrıyor !.
