Ankara’nın şirin bir ilçesi Beypazarı… Şu meşhur Beypazarı maden sularının kaynağı. Evleri Eskişehir’deki Odun Pazarı evlerine ya da Safranbolu evlerine benziyor. Eski bir yerleşim yeri olan Beypazarı‘nda , sırasıyla Hitit, Frig, Galat, Roma, Bizans, Anadolu Selçuklu ve Osmanlılar yaşamış. Bir kısmı restore olmuş, bir kısmı ise tamamen en sevdiğim şekilde dokunulmamış olan Beypazarı evlerinin çok açık görünen mimari bi özelliği var. Bahçeli evlerin bir özelliği olan ve “çantı” olarak da bilinen “guşgana”, tipik Beypazarı evlerinin en üst kısmında bulunan küçük bir bölüm. Bu hemen hemen tüm Beypazarı evlerinde var. Bu bölüm inşaata yarıda kalmış hissi verse de aslında özellikle o şekilde yapılmış. Beypazarılılar, hem aileleri genişlediğinde evi büyütme ihtimalini düşünerek hem de yiyeceklerini kuruturken veya muhafaza ederken de yararlanmak amacıyla böyle bir yapı tercih etmişler.
Yerel kıyafet satan dükkanları, Beypazarı kurusu hazırlayan fırınları, bakır dükkanları, eski berberleri, kahveleri, doğal ürünler satan dükkanlarıyla huzur bulduğum yerlerden biri oldu burası. Tepeye kadar tırmanmak da fayda var. Zira tüm Beypazarı evlerini yüksekten görmek şahane… Uçurtma uçurmak için de mükemmel bir seçim olabilir bu tepe. Gümüş seviyorsanız burada piyasanın 3/1 oranında uygun fiyata güzel işçiliği olan gümüşler bulabilirsiniz.
Mutlaka ara sokaklardan birinde Fatma Teyze’nin gözlemesi yenmeli, yayık ayranı içilmeli. Ardından tüm o harika sokaklar gezilmeli ve Halise Teyze’nin Yeri’ne tatlı yemek için gidilmeli. Ancak kaloriyle başınız dertte ise o ayrı. Zira tek başınıza bir tepsi baklava yemek hiç zor değil burada. O kadar lezzetlisini hiç yemedim diyebilirim. Ayrıca arayıp sipariş de verebiliyoruz. Ev baklavası, yaprak sarması, erişteler bir telefonla evinize kadar geliyor.
Telefonu: 0312 763 10 87.